sanırım onlara gideceğim

19 Ocak 2014 Pazar
bana dünya çarptı, aklım başımda değil. aman tanrım aklım başımda değilse nerede. söyleyin dostlar, şairler, yazanlar, kızlar, kızanlar, aklım nerede. hanginiz aldı aklımı. gözlerimi kapatacağım, onbire kadar sayacağım. haydi kimdeyse getirip masaya bıraksın. söz hiç kızmayacağım sizlere. ne mümkün zaten sizlere kızmak. bir iki üç dört beş altı yedi sekiz dokuz on onbir...biliyordum getireceğinizi. sizleri çok seviyorum. teneffüs saatlerini de. durun şunu başıma takayım. ama utanıyorum. arkanızı dönün görmesin kimse. arkanızı dönün onüçe kadar sayın. hadi şimdi. bir iki üç dört beş altı yedi sekiz dokuz on onbir oniki onüç. hah aklım takıldı. söylediklerinize aklım takıldı. bir yanlışlık yaptım demedin ama. nasıl oldu aklım. eskisi gibi. ne çok şey geçiyor içinden. şehir gibi, boğaz gibi. ne çok bakış var içinde ne çok yüz ne çok insan. ah şurdaki galata kulesinin ordaki şarapevi. sloganı neydi herkesin oğlu asker olur ama çerkesin yaptığı peynir olamaz. seviyorum bu dizeleri. ünlü ressam, şair ve fenni sünetçi leonard cohen'in bir peynir güzellemesi adlı şiirinden. nerden kalmış aklımda bu bilgi. hah sen de.. sanki başka yerde kalmış olabilirmiş soruyorum bir de. konuştu bal kabağı. hani şu kahramanlık destanlarına konu olan bal kabağı. yunus peygamberi yutup sonrasında motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksidini ödemeye giden bal kabağı. ne kadar da çok severdim o hikayeyi. rahmetli dedem anlatırdı o derinden gelen sesiyle. marijuana tüttürüp, mariana çukuruna tüpsüz dalan rahmetli dedem. biliyorum şimdi bizi izliyor. ancak artık zap yapma vakti geldi dedeciğim. ve sen bizi bırakıp gittiğinden beri annem biraz daha babasız. bu yüzden sana çok kızgın. fakat söyleyemiyor. annemin söyleyemediği o kadar çok şey var ki sizler, mesela play station diyemiyor. ancak ayetel kürsiyi okuyabiliyor. neyse aklımı vermiş olmanız sizlerle aile sırlarımızı paylaşacağım anlamına gelmiyor. ne demiş dünyaca ünlü beyin cerrahımız bütün mutlu aileler birbirine benzer...

5 yorum:

deeptone dedi ki...

bikaç gün önce yazdığım "sade ve derin deep tone" yazımı bi okusan ya amaaa.
:)

la petite mort dedi ki...

okudum deep, camiayı sarsan bu gelişmeyi duymamak mümkün mü? belki bir gün sade ve derinle bir kitapçıda yollarımız da kesişir.

deeptone dedi ki...

hımmm piki.
:)
vay bee camia sarsıldı ha.
:)

la petite mort dedi ki...

biz camia olarak o gün bir araya geldik, mutluluktan gözleri parlayanlar mı ararsın, gurur dolu bakışlarından bir kaç damla yaşlar süzülenler mi ararsın her çeşit duygu vardı o gün orda, ancak hepimizin dilinde tek bir isim vardı. nasıl kıskandım seni bilsen. tabi sen prensipli birisi olduğundan bunları göremedin. ancak eminim hissetmişsindir.

deeptone dedi ki...

:)