merhaba canım, ben okazyona,tinere ve compay segundoya inanan biriyim. schrödinger'in kedisini anlatırken "çok tatlı yaaa" diyen bir sevgilim var. benden beş yaş küçük. annemden ise otuzyedi yaş. annem benden otuziki yaş büyük. babamdan ise resmi kayıtlara göre iki yaş büyük. abim ve benim yaşlarımız toplamı her sene değişiyor. aramızdaki yaş farkı hiç değişmiyor. taraflardan birisi ölene kadar da bu durum bu şekilde devam edecek. taraflardan ikisinin aynı anda ölümü halinde hayat müsabakası eşitlikle neticelenmiş olacak. bunları annemden otuzyediyaş küçük sevgilime anlattığımda "aşkım, annenle ne zaman tanıştıracaksın beni" dedi. zamanı geldiğinde deyip schrödinger'den bahsetmeye devam ettim. yaptığım ince espriyi o dahil ortamdaki hiç kimse anlamadı ve gülmedi. sonra kalktık bir mağazanın önünden geçerken kısa bir süre duraksadık. o arada vitrin camında kendimle gözgöze geldim, sol elim vücudumun az ilerisindeydi. omzum ve kolum arasındaki mesafenin açı değeri yaklaşık otuzyedi derece olması, sevgilimin elimi bırakmadan vitrine doğru bir adım atmasındandı. kendime bir göz kırptım ve iyi göründüğümü düşündüm. iyi görünüyordum derken fiziksel bir görüntüden bahsetmiyorum. hayatım iyi görünüyordu. vitrin camından yansıyan hayatım iyi görünüyordu. vitrin camına yansıyan hayatım ise aslında hiç iyi değildi. mutluluk ve mutsuzluk arasında süregelen bir savaş yoktu. o an bunu anladım, tek şey serotonin ve gece görülen rüyalarla ilgiliydi. eğer öyle olmasaydı hepimiz bir gün uyanmaktan vazgeçerdik. inanın bana bunu yapardık. okazyona, tinere ve compay segundoya inandığınız gibi inanın.
yaş problemleri ve inanç sistemleri üzerine bir aşk hikayesi
1 Ocak 2014 Çarşamba
merhaba canım, ben okazyona,tinere ve compay segundoya inanan biriyim. schrödinger'in kedisini anlatırken "çok tatlı yaaa" diyen bir sevgilim var. benden beş yaş küçük. annemden ise otuzyedi yaş. annem benden otuziki yaş büyük. babamdan ise resmi kayıtlara göre iki yaş büyük. abim ve benim yaşlarımız toplamı her sene değişiyor. aramızdaki yaş farkı hiç değişmiyor. taraflardan birisi ölene kadar da bu durum bu şekilde devam edecek. taraflardan ikisinin aynı anda ölümü halinde hayat müsabakası eşitlikle neticelenmiş olacak. bunları annemden otuzyediyaş küçük sevgilime anlattığımda "aşkım, annenle ne zaman tanıştıracaksın beni" dedi. zamanı geldiğinde deyip schrödinger'den bahsetmeye devam ettim. yaptığım ince espriyi o dahil ortamdaki hiç kimse anlamadı ve gülmedi. sonra kalktık bir mağazanın önünden geçerken kısa bir süre duraksadık. o arada vitrin camında kendimle gözgöze geldim, sol elim vücudumun az ilerisindeydi. omzum ve kolum arasındaki mesafenin açı değeri yaklaşık otuzyedi derece olması, sevgilimin elimi bırakmadan vitrine doğru bir adım atmasındandı. kendime bir göz kırptım ve iyi göründüğümü düşündüm. iyi görünüyordum derken fiziksel bir görüntüden bahsetmiyorum. hayatım iyi görünüyordu. vitrin camından yansıyan hayatım iyi görünüyordu. vitrin camına yansıyan hayatım ise aslında hiç iyi değildi. mutluluk ve mutsuzluk arasında süregelen bir savaş yoktu. o an bunu anladım, tek şey serotonin ve gece görülen rüyalarla ilgiliydi. eğer öyle olmasaydı hepimiz bir gün uyanmaktan vazgeçerdik. inanın bana bunu yapardık. okazyona, tinere ve compay segundoya inandığınız gibi inanın.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
8 yorum:
olmuş bu, çok güzel olmuş.
inandım bende, compay segundoya inandığım gibi.
kayıtlara geçsin compay segundo kimseyi kandırmamıştır.
illa google kullandırtacaksın.
nedenyahu?
yaş problemi mi sorcan giguya?
sahi yaş problemlerini çözüyor mu? Beni 28 yıl önceye götürsün o zaman.
Vay anasını, gavurlara bak, yaş problemini bile çözmüşler.
denedim çözemiyor.
umudumu söndürdün, nasıl kahramansın sen?
anti
Yorum Gönder