saadet zinciri

30 Nisan 2011 Cumartesi
sadece geceleri ölünüz
çünkü karanlığa gömülmek
uyumak gibi bir şey

sri lanka

23 Nisan 2011 Cumartesi
çocukken atlasların arkasında ortasında neresinde olursa bayraklara bakardım. en çok sri lanka bayrağını severdim. çocuk aklı ermez, hangi ülke ne kadar yoksuldur. bayrağında aslan olan kılıç tutan aslan olan ülke dünyanın en güçlü ülkesidir. büyüyünce insan görüyor. hatta ayrımcılığın kralını (elinde kılıç tutan aslan da olsa) yapıyor bu ülkelere. insanlara yoksulluktan söz etmemek lazım. açlıktan falan bahsetmemeli. elbette herkes tercihlerini yaşar, her insan, her ülke ama bazen elinde kılıç olan aslanların olduğu ülkelerde daha fazlası olmalı sanki. sri lanka nerdedir, bilmem. ama bazen hayal ederim. çocuk gibi. narnia günlükleri orada geçiyordur herhalde diye. sonra siktir et derim, sen mi kurtaracaksın sri lanka'yı. siktir et ha sri lanka ha seylan.


post mortem

9 Nisan 2011 Cumartesi
ömrü hayatımda iki kere istanbul film festivali esnasında istanbuldayım. daha önce hep vizelerle çakıştı 2006 ya da 2007 yılı hariç. bubble diye film görmüştüm biricik festival aktivitemde hiç sevmemiştim. toy gençlikten beri hep anlamı vardı istanbul film festivalinin, ilk film hezimetti. aradan yıllar geçince bu sene artık istanbulda yaşayan bir birey olarak içim kıpır kıpır seçmiştim filmlerimi, ama bu sefer de iş var güç var, öğrenciliğin bohemliği old and gold days denilen cinsten. hafta sonu olacak seçilmişler, mümkünse rexx'te olacak. aldım biletimi günler öncesinden, filmin adı morg görevlisi ya da post mortem. yönetmeni, oyuncuları falan olayın trivial kısmını imdbden bakarsınız.

filmin karakteri çirkin, yalnız, zayıf bir adam. otopsilerde doktorun söylediklerini yazıya döküyor. adı mario. dimağlarımıza kazınmış super mario'dan öylesine uzak ki. şili'de allende'nin öldüğü yılda geçiyor. darbe esnasında. ama politik metni altta çok iyi işlemiş, siyasi bir film değil. kör göze parmağım misali bir şeyler dayatmıyor. karaktere odaklı. mario'ya, karşı komşusu olan dansçı kadın nancy'i seven mario'ya... mario kendi halinde, mario yalnız, mario uyumsuz... dünyadan değil sanki. kendisiyle yatmak isteyen bir kadını reddedip, evine gidip otuzbirini çekecek bir karakter. sevgilisi sandığı,sevgilisi saydığı kadın tekrar dans etsin diye arabasını verebilecek bir karakter aynı zamanda. yüzü hiç değişmeden duygu patlamaları yaşayan bir karakter. filmde bir sahne vardı beni etkileyen, mario'nun evine geliyor nancy ilk defa, mario yumurta ve pilav yiyor o esnada ve nancy için de yapıyor bir tane. sonra nancy durduk yere ağlıyor. ağlıyor, ağlıyor,ağlıyor... mario'da ağlamaya başlıyor. bu sahneden etkilendim. sonra cima ediyorlar, erotizmden en uzak sevişme sahnelerinden birisiydi. insan durduk yere neden ağlar, bilemedim bunu. anca yıllar önce ölmüş anneannesi aklına gelince ağlamalı insan.

filmi anlatmayacağım uzun uzun, mario'yu sevdim sadece bunu bilmek yeterli. mario gibi kendi halinde olmak lazım. sevdiğin kadını öldürsen bile kendi halinde öldürmek.

bir kıta sahanlığı

7 Nisan 2011 Perşembe


dediler ki seni derde koyup kaçan nedir
annem olabilirdi cevap eğer gerçekten öyle olduğunu hissetseydim, doğurduğu için annem olabilirdi

derde koyup kaçan koykaççılarım yok ki benim.
bu türkü de bir silahtır, gecenin bir vakti soğuk havada sıcak mavi bir arabada çalınır. tek amaç vardır o zamanda gidip uyumak. bazen tek bir amaç vardır hayatımda hatta bazen değil sıklıkla: gidip uyumak.

bu yazdığımı sevmiştim

4 Nisan 2011 Pazartesi
buraların sıcağı meşhurdur dedi şeytan
üzerinde kalın bir palto
elinde sigarası
belinde beylik tabancası
kucağında altı aylık bebesi
adı iblis
sigarasını söndürdü şeytan
tiz bir çığlık yükseldi
bağırdı bebek
bebeğin yarasına baktı şeytan
iki güne kalmaz kabuk bağlar
bir silah ateş aldı
tiz bir çığlık bile yükselemedi
kucağındakini bıraktı şeytan
buraların sıcağı meşhurdur
en büyük ateştir kıymak kucağındakine

alfa insanı

3 Nisan 2011 Pazar
ilkel insanın sanata ihtiyacı yoktu demek ki sanat bizim temel özelliklerimizden değil. peki öyleyse neden sanat var? topluluktaki beyni bedeninden daha güçlü olan insanlar yüzünden mi? galiba evet.



kollektif intihar günleri

2 Nisan 2011 Cumartesi
önce kadınlar ve çocuklar diye bağırdı
takım elbiseli ince bıyıklı nostaljik adam
hepsine birer silah birer mermi verdi
önce kadınlar ve çocuklar
çünkü en zarif olanlar onlar
pat...pat...pat... sayısız kere

yere düştü önce kadınlar ve çocuklar
dehşete düştü adamlar
sevindiler biraz da
en sakini aralarından yanındakine şöyle dedi:
az önce gördüklerimizi görmek zorunda değiller en azından

nostaljik adam bağırdı
sessiz olun

nostaljik adam yine silah dağıttı herkese
pat...pat...pat... sayısız kere